Latin Amerika edebiyatını, konuları ve bu konuları işleme şekli nedeniyle bizim edebiyatımıza ve bizim kültürümüze çok benzetmişimdir. Bu nedenle Augusto Monterroso eserlerini henüz okumamış olmama rağmen seveceğime inandığım bir yazar. Kitapları hemen listeme ekledim.
Açıkçası Augusto Monterroso ismini ilk olarak duyduğum yer TRT 2’de yayınlanan Kelimeler ve Şeyler isimli edebiyat üzerine yapılan program. Bölüm sonuna doğru tanıtılan kitaplardan ikisi Augusto Monterroso’ya aitti. Programı izledikten sonra gelen basın bülteni ile beraber kitaplarının ilk kez Türkçe’ye çevrildiğini öğrendim.
VakıfBank Kültür Yayınları (VBKY) tarafından yayımlanan Toplu Eserler ve Diğer Hikayeler kitabı Monterroso’nun ülkemizde yayınlanan ilk kitabı ancak tek kitabı değil. Devridaim isimli bir de deneme kitabı yine VBKY tarafından yayımlanmış durumda.
Augusto Monterroso Kimdir?
21 Aralık 1921’de Guatemala’da doğan Augusto Monterroso Bonilla, Honduras vatandaşı olarak yaşamına devam etti. Ubico rejimine karşı 1944’te Meksika’ya sürgüne giden Monterroso, ilerleyen yıllarda Bolivya ve Şili’de yaşadı. Kısa öykülerinin ironik ve mizahi üslubuyla tanındı ve ünü bütün Güney Amerika’ya yayıldı. 7 Şubat 2003’te vefat eden Monterroso, birçok edebiyat ödülünün sahibi ve Latin Amerika edebiyatının Boom kuşağının Julio Cortázar, Carlos Fuentes, Juan Rulfo, Gabriel García Márquez ile birlikte öne çıkan isimleri arasında yer alıyor.
VBKY’nin bülteninde yazar ile ilgili şu ifadeler yer alıyor;
“Monterroso’nun samimi ve farklı üslubunun detayları Boom kuşağı yazarlarının ortak özelliklerinde yer alıyor. 1960’lı yıllara doğru tüm dünyada tanınan Latin Amerika edebiyatında karamsarlık, yalın ve gerçekçi anlatım öğeleri iç içe geçiyor.
Bunun en büyük nedeni ise Latin coğrafyasında yaşanan sivil ve askeri darbeler olarak görülüyor. Darbe karşıtı politik yazarlar, böyle bir dönemde dilin tüm imkânlarını zorlarken, ironi başta olmak üzere varoluşçu bir bakış açısı da işlenen yepyeni anlatım yöntemlerini keşfediyor. Monterroso da bu yazarlar arasında konumlanıyor.”
Bu ifadeler dışında az önce de bahsettiğim programda Marquez’le, Borges’le aynı kuşaktan olduğu iddiası da ortaya atılıyor.
Toplu Eserler ve Diğer Hikayeler
Eserle ilgili tanıtım yazısında şunlara yer verilmiş;
“Latin Amerika edebiyatının “Boom” kuşağının Julio Cortázar, Carlos Fuentes, Juan Rulfo ve Gabriel García Márquez ile birlikte öne çıkan figürlerinden biri olan Guatemalalı yazar Augusto Monterroso’nun (1921-2003) en önemli eserlerinden biri kabul edilen Toplu Eserler ve Diğer Hikayeler, VakıfBank Kültür Yayınları aracılığıyla ilk kez Türkçede.
On üç kısa hikayeden oluşan bu kitap, Italo Calvino’nun deyişiyle, Monterroso’nun bize “tek bir satıra, tek bir cümleye bir hikaye sığdırma” becerisini gösterdiği çok renkli bir eser.”
Devridaim
Devridaim isimli deneme-hikaye sentezi eseri için ise şu ifadeler yer almakta;
“Hayat deneme değil, birçok şey denememize rağmen; hayat hikâye değil, birçok şey uydurmamıza rağmen; hayat şiir değil, birçok şey hayal etmemize rağmen. Hayatın şiirinin hikâyesinin denemesi devridaimdir; evet, devridaim.”
Latin Amerika edebiyatının 20. yüzyıldaki en değerli üslup dehâlarından biri olan Augusto Monterroso, ilk olarak 1972’de Meksika’da yayınlanan şaheseri Devridaim’de yalnızları, mutsuzları, şairleri, âşıkları, sokakları, evleri, dertleri, sevinçleri bir araya topluyor ve bu hikâye-deneme sentezinde, tüm yerelliği ve evrenselliğiyle insana dair olanı göz önüne seriyor.
Bu mütevazı görünümlü insan ansiklopedisi, Monterroso’nun “ne kadar kısa, o kadar iyi” anlayışıyla kaleme aldığı, yüzlerce sayfalık romanlara bedel bir mikrokozmos…”
Edebiyat, sanat, ve teknoloji ile ilgili önemli gelişmeleri Gündem başlığımızdan takip edebilirsiniz!